HER KÖŞESİ CENNET MEMLEKETİMDEN TATİL DÖNÜŞÜ
Bilenler biliyor ama bilmeyenler için anlatıyorum: Efendiiim ben Trabzonluyum eşim de Rizeli. Yazları güneye değil kuzeye tatil yapmaya gidiyoruz haliyle. Köyü de seviyorum ama yayla benim için bir aşka dönüşmek üzere sanırım.
Bu sene köye yolculuğumuz tamı tamına 20 saat sürdü. Bazı aksilikler ve uzun dinlenme molaları vererek ağır aksak ama sağ-salim ulaştık çok şükür. İki araba peş-peşe gittik. Toplamda 10 kişiydik. Köye yaptığımız yolculukların arasında en uzun zaman alan yolculuğu yaparak bir rekora imza attık kendi çapımızda. Aşagıdaki resim sabah 5-6 saatleri civarında durup uyuyarak dinlendiğimiz bir tesisten. Arabamızı tam da bu levhanın yanına çekmiştik.
Aşağıdaki resimler Beşikdüzü plajından. Önder ufak bir kaza geçirdi. Eşimle arabayı sanayiye götürdüklerinde 4 saat gibi minicik bir süre :)) bu plajda onları bekledik. E tabi bu arada zamanımızı da değerlendirdik. Çocuklar plaj kısmında denize girdiler. Resimlemeyi unutmuşum ama iç kısımda da çardaklar ve oyun parkı var. Biz de çardaklarda oturup piknik yaptık. Tesiste semaverle çay da vardı. iki semaver çay içtik.
Köyde bir gece konakladıktan sonra-köye yanına gittiğimiz-Ayşe Teyzemiz ve biz (eşim, ben ve üç çocuğumuz) Ayşe teyzemizin jipini alarak yaylaya çıktık. Yolculuğumuz iyi geçti. Tam yaylaya vardık 10 dakikalık yolumuz kaldı derken jip poff diye duman çıkararak arızalandı. Allahtan köyden bir akrabamızla arka arkaya çıkıyorduk yaylaya da onun arabasıyla yola devam ettik. Ertesi gün karşı yayladan birini bulduk da arızayı giderdi neyse ki. Yoksa taaa yaylaya çekici çağır jipi yükle aşağı indir, tamir ettir derken ayvayı yemiştik tam anlamıyla. (Bilmeyenler için söyliyim. Çarşıdan yaylaya çıkmak üç saati buluyor.)
|
palovit şelalesi |
|
sevdalı şelale |
Bu sene yaylaya yeni yapılan yolla çıktık. Şelalelerde durarak resim çekildik. Zilkaleyi resimlememek gibi bir yanlışlık yaptığımı şimdi farkettim. Üstelik yayladan dönerken akşamdı ve ışıklandırmalarla harika görünüyordu. Aşağıdaki resimde de bu seneki kahraman jipimiz bulunuyor. Şaka bir yana teyzemin jipi olmasa ve biz servisle yaylaya çıkmış olsak; üç çocukla evden dışarı gezmeye çıkamayacakmışız onu anlamış bulunuyoruz.
Bizim buraların kestane balı meşhurdur biliyorsunuz.Ağacın üstünde gördüğünüz kulübecikler arı kovanı oluyor. Aslında daha otantikleri de vardı ama resimlerini hiç iyi çekememişim.
Bu da Hamlakit yaylası. Bana göre bahtsız bir yayla. Neden mi? Çünkü hep dumanın içinde kalıyor. Ağaçların içindeki son yayla. Burdan sonraki yaylalar ağaçsız çayırlıkların içinde.
|
hamlakit yaylası |
İşte bizim yayla Palovit. Aslında karşılıklı iki yayla da diyebiliriz. Sağdaki bizim köyün, soldaki ise üç ayrı köyün yaylası. Her iki yaylanın adı da Palovit tabii ki...
|
palovit yaylası |
Bizim yaylanın karşıki yayladan görünümü...
İşte bu da bizim yayladaki evimiz. Abisi kızıma patikayı çıkmasında yardımcı oluyor.
Minik kızım, kapımızın önündeki betonda oturmuş,elinde ev yapımı köy ekmeği yiyerek manzaranın keyfini çıkarıyor.
Bu da hem güneşli hem dumanlı bir günde evimizin karşısındaki manzara.
Bu sene yaylaya arabayla çıkmamızın meyvesi her yere 2-3 kere gidebilmemiz oldu. Terevit Boğazı'na da 3 kere çıktık. Bu seneki kadar çok çiçekli hiç görmemiştim buraları. Hele Terevit Boğazı Bir çiçekli ki, zebil...
|
terevit boğazı |
Terevit Boğazından Terevit Yaylası'nın görünümleri...
|
terevit yaylası |
Terevit yaylası...
Bu güzel inek de arabamızın yanına gelerek kafasın camdan içeri uzatmak suretiyle bize hoş geldiniz dedi :))
Bizim sarı kafa Terevit Yaylası'nı arabadan izliyo...
Eşim ve oğlum manzara karşısında mest olmuş halde...
Eeee Terevit Boğazı'na gidilir de çiçek toplanmaz mı? Tabii ki bol bol topladım. Hemen evdeki yerlerini de aldılar tabii...
Çiçeklerimizin eşliğinde lezzetli kahvaltılar da yapmadan olmazdı her halde.
Son gün bile çiçek toplamaya gittik. Bunları da eşim bana topladı...
Eşim ve çocuklarım Samistal yaylasının girişinde...
Bu arada benim favori yaylam Samistal. Evlerinde kullanılan taşlar akıl almaz şeyler doğrusu. Yalnızca birkaç senedir araba yolu ile gidiliyor bu yaylaya. daha öncesinde yaya olarak ve patikalardan gidiliyordu pek çok yayla gibi...
Samistal'in teyzemiz eşliğinde karşıdan görünümü... Hava açıkken başka, kapalıyken başka güzel memleketim. Önünde küçük gölü ve üstünde dumanıyla ne güzel görünüyor, değil mi?
Bu da dede yoluyla Samistal'e bakış.
|
samistal yaylası |
Samistal'e bu sene 3-4 kere gittik. Keçileri, buzakları, .nekleri sevdik okşadık her seferinde.
Ününde taşlarla çevrilmiş çayırlığıyla çok güzel bir yayla evi. Yine Samistal'den. Ev yapılalı bir hayli zaman olduğu tahtalarının renginden belli oluyor.
En arkada görünen zirveler Kaçkarlar'ın zirvesi.
Son sözüm şu ki memleketim tam bir cennet. Fırsatı olan her kes ömründe bir defa Karadeniz turu yapmalı bence.